Resulullah (sav): "Kadını olmayan erkek miskindir, miskindir!" buyurmuşlardır. Yanındakiler: "Çokça malı olsa da mı?" dediler. "Evet çokça malı olsa dar buyurdular. Sözlerine devamla: "Kocası olmayan kadın da miskinedir miskinedir!" buyurdular. Yanındakiler: "Çokça malı olsa da mı?" dediler. Aleyhissalatu vesselam: "Evet kadının çok malı olsa da!" buyurdular." [Rezin tahric etti.]
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kadın dört hasleti için nikahlanır: Malı için, haseb ve nesebi için, güzelliği için, dini için. Sen dindarı seç de huzur bul."
Evlendiğim zaman Resulullah (sav) bana: "Nasıl biriyle evlendin (dulla mı bakire ile mi?)" diye sordular. Bir dul aldım!" dedim. "Niye bakire değil? O senin sen de onunla mülatefe ederdiniz!" buyurdular.
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Şurası muhakkak ki kadın, şeytan suretinde gelir, şeytan suretinde gider. Biriniz bir kadında hoşuna giden bir husus görürse, hemen hanımına gelsin; zira bu, nefsinde uyananı giderir."
Resulullah (sav), kişiyi, kardeşi bir kızı isteme sırasında o kıza talip olmaktan nehyetti, "Ne zaman isteyen vazgeçer veya kendine izin verirse o takdirde talib olabilir" buyurdu.
Resulullah (sav) bize hacet duasını öğretti. Şöyleydi: "Hamd Allah'a mahsustur. O'ndan yardım dileriz, O'ndan af talep ederiz, nefsimizin şerlerinden, amellerimizin kötülerinden O'na sığınırız. Allah kime hidayet verirse onu saptıracak yoktur. Allah kimi de saptırmışsa, onu da hidayete erdirecek yoktur. Allah'tan başka ilah olmadığına şehadet ederim. Muhammed'in O'nun kulu ve resulü olduğuna da şehadet ederim. Ey iman edenler, adını zikrederek birbirinize talepte bulunduğunuz Allah'tan ve aranızdaki akrabalık bağını koparmaktan korkun! Şurası muhakkak ki Allah üzerinizde murakıbtır" (Nisa 1). "Ey iman edenler! Allah'tan hakkıyla korkun. Sakın ha Müslümanlar olmaktan başka şekilde ölmeyin" (Al-i İmran 102). "Ey iman edenler Allah' tan korkun ve sağlam bir söz söyleyin. Ta ki Allah sizin işlerinizi salaha çıkarsın ve günahlarınızı da affetsin. Kim Allah ve Resulü'ne itaat ederse büyük bir kurtuluşa ermiş olur." (Ahzab, 70-71).
Resulullah (sav) buyurdular ki: "İçerisinde teşehhüd bulunmayan bir dua, kesilmiş el gibidir."
Beni Suleym'den bir adam anlatmıştır; "Resulullah (sav)'dan Ümame Bintu Abdilmuttalib (ra)'i istedim, onu bana teşehhüd okumadan nikahladı."
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Biriniz bir kadının talibi olunca, onun kendini evlenmeye davet eden yerini görmeye muktedirse, onu hemen yapsın."
Adamın biri ensardan bir kadınla evlenmişti. Resulullah (sav): "Kadına baktın mı?" diye sordu. Adam: "Hayır" deyince: "Git, kadına bak. Çünkü ensarın gözlerinde bir şey vardır!" buyurdular.
Anlattığına göre, o bir kadın istemiştir. Resulullah (sav) kendisine: "Ona bak! Zira bakman, aranızdaki uyum için daha muvafıktır!" buyurdular."
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Nikahı ilan edin, onu mescidlerde yapın. Uzerine de def vurun."
Bir kadını, ensardan bir erkekle evlendirmiştik. Resulullah (sav): "Ey Aişe! Eğlenceniz yok mu? Zira ensar eğlenceyi sever" buyurdular.
Resulullah (sav) buyurdular ki: "[Nikah'da] haramla helali ayıran fark, def ve sestir."
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Biriniz bir kadınla evlenir veya bir köle satın alırsa şöyle dua etsin: "Allahım, ben bunun hayırlı olmasını ve hayırlı bir yaratılış üzere olmasını diliyorum. Onun şerrinden ve şerli bir tabiat üzere olmasından sana sığınıyorum. Eğer bir deve satın alırsa, eliyle hörgücünün üstünden tutup aynı şeyi söylesin."